Özel okullar ile ilgili karar! « Kamudan Ajans

SON DAKİKA

Özel okullar ile ilgili karar!

AYM,özel okulların taşınır ve taşınmaz mallarının eğitim yılı sonuna kadar haczedilemeyeceğini öngören kuralı iptal etti.


Anayasa Mahkemesi, İcra ve İflas Kanunu’ndaki özel okullar ile alakalı taşınır ve taşınmaz mallarının eğitim yılı sonuna kadar haczedilemeyeceğini öngören kuralın iptali için İstanbul 3’üncü İcra Hukuk Mahkemesi tarafından yapılan başvuruyu görüşerek karara bağladı.

22 Ekim tarihli kararında AYM, kuralın Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline oybirliğiyle karar verdi. Mahkeme ayrıca iptal hükmünün, kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak 1 yıl sonra yürürlüğe girmesine de hükmetti.

Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayınlanan gerekçeli kararda AYM, alacağın ödenmemesi sebebiyle başlatılan icra takibinde alacaklı ve borçlunun mülkiyet hakkının çatıştığına dikkat çekti. Kararda, “Bu bağlamda her iki tarafın menfaatlerinin mümkün olduğunca dengelenmesi ve sürecin taraflardan biri aleyhine ölçüsüz bir netice doğuracak şekilde sonuçlandırılmaması gerekir. Menfaat dengesinin adil bir biçimde kurulup kurulmadığının değerlendirilmesinde ise taraflara tanınan tüm imkânların göz önüne alınması zorunludur” söylendi.

AYM kararında itiraz konusu kuralın, Anayasa’da da garanti altına alınan eğitim ve öğretim hakkı kapsamında okullardaki eğitim ve öğretim sürecinin devamlılığının ve aksamadan sürdürülmesinin sağlanmasını amaçladığı, bu açıdan haciz işlemlerine birtakım sınırlamaların getirilmesinin mümkün olabileceği tespitinde bulunuldu.

‘KURAL MENFAAT DENGESİNİ ALACAKLI ALEYHİNE BOZUYOR’

İtiraz konusu kuralın Anayasa’nın 5 ve 35’inci maddelerine aykırı olduğunun kaydedildiği kararda özetle şu değerlendirmelere yer verildi: “Ancak itiraz konusu kuralda, içinde bulunulan eğitim ve öğretim yılı içinde haczedilemeyecek taşınır ve taşınmaz mallar yönünden hiçbir ayrım yapılmamıştır. Yine Kanun kapsamında faaliyet göstermekle beraber başka alanlarda da faaliyette bulunan kişilerin eğitim ve öğretim faaliyetleri ile ilgili bulunmayan diğer faaliyet alanlarıyla ilgili taşınır ve taşınmaz malları da haczedilemeyecektir. Her ne kadar borçlunun haciz yasağı öngörülen süre içinde mal varlığı üstünde gerçekleştirebileceği tasarruf işlemlerine karşı alacaklının 2004 sayılı Kanun hükümleri uyarınca cezai hükümlerin uygulanmasını isteme ya da iptal davası açabilme biçiminde hukuki imkânlara sahibi olduğu düşünülebilir ise de anılan hükümlerin uygulanabilmesi alacağın tahsil edilememiş olması şartına bağlanmıştır. Bu bakımdan itiraz konusu kural nedeniyle haczedilme imkânı ortadan kalkan bir mal için direk olarak dava yoluna başvurulması mümkün olmadığı gibi alacağın tahsilinde ciddi anlamda zorlanılmış olması halinde da dava açılamayacaktır. Kural genel anlamda alacaklı ve borçlu arasında gözetilmesi gerekli olan menfaat dengesini alacaklı aleyhine bozarak alacaklıya aşırı bir külfet yüklenmesine sebebiyet vermekte olup, mülkiyet hakkı bağlamında tarafların çatışan menfaatlerini dengelemekten uzaktır.”