İzmir’in Tire ilçesinde görülen boşanma davasında mahkeme, işsiz olan erkek lehine aylık 5 bin lira tedbir nafakası ödenmesine hükmetti. Karar, nafakanın yalnızca kadınlar için verildiği yönündeki yaygın algıyı yeniden tartışmaya açtı.

İzmir’in Tire ilçesinde yaşayan S.B. ile Ş.B., 2023 yılının kasım ayında evlendi. Yaklaşık iki yıl süren evlilik, ağustos ayında yaşanan geçimsizlik nedeniyle sona erme noktasına geldi. Taraflar, Tire 2’nci Asliye Hukuk Mahkemesi’nde aile mahkemesi sıfatıyla görülen dava kapsamında boşanma talebiyle mahkemeye başvurdu.

Anlaşmalı boşanma konusunda uzlaşma sağlayamayan taraflar, karşılıklı olarak nafaka talebinde bulundu. Davanın 20 Kasım’da görülen ikinci duruşmasına taraflar ve avukatları katıldı.

Yargılama süresince tedbir nafakası

Duruşmada söz alan S.B.’nin avukatı A. İslam Gezer, müvekkilinin işten çıkarıldığını ve şu anda işsiz olduğunu belirterek tedbir nafakası talep etti. Ş.B.’nin avukatı ise bu talebin reddini istedi.

Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını değerlendiren mahkeme, pastane işlettiği belirtilen Ş.B.’nin, dava tarihinden itibaren aylık 5 bin lira tedbir nafakasını, yargılama kesinleşinceye kadar S.B.’ye ödemesine karar verdi.

“Kusur aranmaz, ekonomik durum esastır”

Kararın ardından açıklama yapan S.B.’nin avukatı A. İslam Gezer, tedbir nafakasının amacının ekonomik olarak zayıf olan tarafı korumak olduğunu vurguladı. Gezer,
“Mahkemece tedbir nafakasına hükmedilirken esas alınan temel unsur tarafların sosyal ve ekonomik durumudur. Kusur aranmaz. Kadın ve erkek kanun önünde eşit haklara sahiptir. Erkeğin ekonomik olarak zayıf olması halinde de nafakaya erkek lehine hükmedilmesi mümkündür,” dedi.

“Kalıplaşmış algıları yıkan bir karar”

S.B.’nin bir diğer avukatı Elif Büşra Berber ise kararın toplumsal açıdan önemli bir mesaj verdiğini belirterek,
“Boşanma sürecinde nafakanın yalnızca kadın ve çocuklar lehine verildiği yönündeki yerleşik algı gerçeği yansıtmıyor. Koşulların oluşması halinde bu tedbir nafakası, dava sonrasında erkek lehine yoksulluk nafakasına da dönüşebilir. Mahkemenin verdiği bu karar, kalıplaşmış algıları yıkmakta ve kanunun ruhuna uygun bir uygulama örneği oluşturmaktadır,” ifadelerini kullandı.

Karar, nafaka uygulamalarında cinsiyet değil, sosyal ve ekonomik koşulların esas alındığını bir kez daha ortaya koydu.