Bakan Koca’dan dikkat çeken aşı açıklaması’ « Kamudan Ajans

SON DAKİKA

Bakan Koca’dan dikkat çeken aşı açıklaması’

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Hacettepe Üniversitesi tarafından düzenlenen Uluslararası Katılımlı Ortak Aşı Sempozyumu’na video konferans yöntemi ile katıldı.


Sempozyumun açılış konuşmasını gerçekleştiren Bakan Koca, koruyucu hekimliğin önemine değinerek, yakın tarihin bu manada fedakarlıklarla yazılmış bir başarı hikayesi olduğuna dikkat çekti.

’AŞILAMA BAŞARISI EN YÜKSEK ÜLKELERİN BAŞINDAYIZ’

Türkiye’nin ’Genişletilmiş Bağışıklama Programı’ çerçevesinde, 13 antijenle en geniş bağışıklama programını uygulayan ülkeler arasında olduğunu belirten Bakan Koca, “Yıllık 1 000 000 200 000 dolayında çocuğun doğduğu ve nüfus büyüklüğüne göre aşılama başarısı en yüksek olan ülkelerin başında gelmekteyiz. Pandemi mücadelesine kilitlendiğimiz bu sene içinde dahi % 98’lere varan başarı grafiğimizi koruyoruz. 24 binden fazla birimde aile hekimi ve aile sağlığı çalışanı ile Toplum Sağlığı Merkezlerimizle ülke genelinde 8 bini aşkın noktada halkımızın sağlığını korumak ve geliştirmek için hizmet sunuyoruz” dedi.

’TEDBİRLERİN UYGULANMASI KONUSUNDA ISRARCIYIZ’

Bakan Koca, koronavirüs salgınıyla mücadelede maske, mesafe ve temizliğin hala en kuvvetli silah olduğunu belirterek, “Bu önlemlerin uygulanması konusunda ısrarcıyız. Çünkü henüz bu pandemiden kurtulabilmenin başka bilinen bir yolu yok. Önümüzdeki günlerde bu tedbirlere kuvvetli bir araç olarak aşıyı da ekleyebilmenin beklentisi ve umudu içerisindeyiz. Aşı sayesinde dünyanın başına büyük dert olmuş bu hastalıktan kurtulacağımıza, en azından salgını kuvvetli bir biçimde kontrol altına almayı başaracağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

’İNAKTİF AŞILARI İLE MRNA AŞILARI İÇİN GÖRÜŞMELERİMİZ SÜRÜYOR’

Koca, Türkiye’nin ekonomik yükünü dikkate almaksızın güvenli ve etkisi kanıtlanmış, Türkiye koşullarında en kolay ve en yaygın uygulaması yapılabilen aşılardan başlayarak alternatif aşıları temin etmek için yoğun bir gayret gösterdiklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Geldiğimiz noktada, bugüne dek çocukluğumuzdan beri yapageldiğimiz inaktif virüs aşısının temini konusunda sözleşmemizi imzaladığımızı kamuoyu ile paylaştım. Önümüzdeki birkaç gün içerisinde teslimatının yapılacağını umuyorum. Bilimsel dayanaktan yoksun tartışmalardan uzak kalarak gerek bilim adamlarımız gerek bakanlığımız, aşının menşei ile değil, güvenirliği ve etkililiği ile ilgilenmektedir. Bu %n atılacak somut adımları kullanacağımız aşıların kısa ve uzun dönem güvenirliği ile etkisi belirleyecektir. Aşı çalışmalarında Türkiye, pek çok gelişmiş ülke gibi kaynaklarını seferber etmiş durumdadır. Bugün ülkemizde Kovid-19’a karşı 16 ayrı aşı çalışması yürütülmektedir. Yerli aşı adaylarımız içinde ’inaktif’, ’mRNA’, ’vektör’ ve ’virüse benzer parçacık’ aşıları bulunuyor. Üniversitelerimiz ve yetkin merkezlerimiz tarafından sürdürülen aşı geliştirme çalışmalarında 3 aşımız klinik aşamaya gelmiş, Kayseri Erciyes Üniversitesi ekibi tarafından üretilen aşı ise Faz-1 çalışmalarını tamamlamak üzeredir. Diğer aşı adaylarımız için de araştırma ürünü GMP sahibi tesislerde üretim safhasındadır. Çalışmalar olumlu sonuç verirse Nisan ayında ilk aşımızın Faz- 3 ve yaygın uygulama aşamasına geçebilmeyi ümit ediyoruz. Kendi çalışmalarımız tamamlanıncaya kadar, vatandaşımıza en erken dönemde aşı sağlama çabasındayız. Hem inaktif aşılar hem de mRNA aşıları için münasebetlerimiz devam ediyor.”

’BİZ AŞI İLE BU HASTALIKTAN KURTULACAĞIMIZA İNANIYORUZ’

Daha sonra aşının önemine değinen Bakan Koca, “Belki şimdilik çiçek aşısının başarısına ulaşarak bu virüsü eradike edemeyebiliriz, difteri aşısının etkisi gibi yeni yetişen hekimlerimizin hiç görmediği bir hastalık haline getiremeyebiliriz, kızamık aşısı gibi vakaları parmakla sayılabilir, komplikasyonlarını hiç görmediğimiz hale getiremeyebiliriz. Ancak biz aşıların gücüne inanmaktayız. Bilimsel çerçevede araştırmaların ortaya koyduğu sonuçlara itibar ediyoruz. Biz aşı ile bu hastalıktan da kurtulacağımıza inanıyoruz. Bilim çerçevesinde uygun yöntem ve çabayla insan ömrünün uzadığını, doğan her bebeğin hayata sağlıklı başladığını ve ortaya çıkan her yeni hastalıkla baş edebileceğimizi biliyoruz” dedi.