Sağlık Personeli Şiddete Maruz Kalıyor: Ekim Ayı Sağlıkta Şiddet Raporu « Kamudan Ajans

SON DAKİKA

Sağlık Personeli Şiddete Maruz Kalıyor: Ekim Ayı Sağlıkta Şiddet Raporu

Sağlık çalışanları, gündelik yaşamın yanı sıra doğal afetler, enkazlar, çatışma, salgınlar gibi yaşamın çok zorlu yüzünün göründüğü her yerde insanlara yardım elli uzatıyorlar.


Pandemi sürecinde balkonlardan alkışlayıp motive ettiğimiz sağlık çalışanların çok ciddi sorunları bulunmaktadır. Şiddet bu sorunların en değişmez ve en hayati olanıdır.

Caydırıcı ve önleyici her türlü önlem her türlü çağrı ve yaptırım, sağlık çalışanlarını tehdit yapan şiddet karşısında yetersiz kalmaktadır.

Sağlıkta şiddet hemen her gün ana haber bültenleri ya da sosyal medya mecraların değişmez haber konusu olarak önümüze çıkmaktadır.

İlgili otoriteler “aman ve ferman” dinlemeyen sağlıkta şiddetin önlenmesi hususunda aciz kalırken, sağlık çalışanları hangi hastanın ya da hasta yakını şiddetine uğrarım endişesiyle görevlerini yapmaya devam etmektedirler.

Farkındalık oluşturup bu tehdidin önüne büyük ölçüde geçmek mümkün. Öyle bir farkındalık oluşturulmalı ki “bir sağlık çalışanına yönelik şiddetin tüm sağlık çalışanlarına yapılmış olması” genel kabul görmeli ve herkesten ve her kurumdan aynı kapsamda tepki sesi yükselmelidir.

İdari ve adli güçler de yasalar ölçüsünde bu sesin somut hale dönüşmesine yardımcı olmalıdır.

Şiddeti, sağlık çalışanların kaderi olmaktan bu mücadele yöntemiyle uzaklaştırabiliriz. Ne var ki bu açık çağrımıza rağmen genel tablo değişmemektedir.

Ekim ayı verileri meselenin çıplaklığını tüm boyutlarıyla ortaya koymaktadır.

Ekim ayında, kamuoyuna yansıyan 18 şiddet olayında 49 saldırganın 28 sağlık çalışanını mağdur ettiğini tespit etmiş bulunuyoruz.

18 vakanın 16’sı hem sözlü hem fiili, 2’si sözlü olarak yaşanmıştır.

Bu olayların 1’i yönetici, 8’i hasta, 4’ü de hasta yakınları tarafından gerçekleştirilirken, 5 olaya ise kendini bilmez kimseler sebebiyet vermiştir.

Durumun vahameti, saldırganlara yönelik adli işlemlere baktığımızda çok daha net bir şekilde ortaya çıkmaktadır. 20 saldırgan ifadeleri sonrasında serbest bırakılırken, 7’si hakkında hiçbir işlem yapılmasına dahi gerek duyulmamıştır. Sevindirici olan 22 saldırganın tutuklanmış olmasıdır.

Şiddet olayların yaşandığı yerlere baktığımızda 18 olayın 8’i hastanelerde, 1’i aile sağlığı merkezinde, 9’u sahada meydana gelmiştir. Şiddet olayların sağlık merkezleri dışında artış göstermesinin sebebi, salgın sebebiyle sahada yaygın bir şekilde yapılan çalışmalardır.

Ekim ayında, birçok farklı branşta görev yapan sağlık personelinin şiddete maruz kaldığını görmekteyiz. Bunların; 10’u doktor, 6’sı filyasyon ekibi çalışanı, 4’ü güvenlik görevlisi, 3’ü hemşire ve 5’ i de diğer branşlardaki sağlık çalışanlarından oluşmaktadır. Bu tabloda şiddetin yine ayrım yapmadığını tespit etmiş bulunuyoruz.

Tüm bunların yanı sıra mahkemeler, Ekim ayı boyunca, geçmiş dönemlerde yaşanan bazı şiddet olaylarında örnek olarak gösterebileceğimiz kararlara imza atmışlardır.

İstanbul’da geçtiğimiz yıl bir sağlık çalışanını darp eden hasta yakınına 23 bin 620 TL adli para cezası verilmiş olmasını bu kapsamda değerlendirmek gerekir.

Yine İstanbul’da hastane yöneticisi tarafından mobinge maruz kalan sağlık çalışanı açtığı dava neticesinde 30 bin lira manevi tazminat kazanmıştır.

İzmir’de geçtiğimiz yıl bir doktora hakaret yapan hasta yakını, mahkeme tarafından 304 gün adli para cezasına çarptırılmıştır.

Genel Başkan Durmuş: Şiddet Yapanın Yanına Kalıyor

Ekim ayı şiddet raporunu değerlendiren Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Durmuş, şunları söyledi:

“Ne yazık ki sağlıkta şiddetin önüne bir türlü geçilemiyor. Gerek saha araştırmalarımızda gerekse teşkilat toplantılarımızda şiddet, tüm sağlık çalışanlarını tehdit eden bir sorun olarak karşımıza çıkıyor.

Buradan şunu anlıyoruz, sağlıkta şiddet mağdurla sınırlı kalmıyor. Kalması da mümkün değil, çünkü şiddetin böyle bir özelliği var. Buna karşın, genel uygulamalara baktığımızda, şiddetin yapanın yanına kâr kaldığını görüyoruz.

Bu durumu kabul etmek mümkün değildir. Tek bir şiddet olayı yaşanmayana kadar tek bir sağlık çalışanı şiddetin mağduru olmayana kadar başta idari ve adli birimler olmak üzere hep birlikte mücadele etmek gerekir. Sağlıkta şiddet sarmalından başka çıkış yolu bulunmuyor.”