Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 19-20 Temmuz tarihlerinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni (KKTC) ziyaret edecek.

Erdoğan, temasları kapsamında KKTC Cumhuriyet Meclisi Özel Oturumu’na hitap edecek, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı dolayısıyla gerçekleştirilecek törene katılacak.

ERDOĞAN’IN VERECEĞİ MÜJDE ENDİŞELERE SEBEP OLDU

Erdoğan, “Kuzey Kıbrıs’a ziyaretimiz var. Müjdesini orada vermek istiyorum, güzel bir adımımız var” ifadelerini kullanmış, Yunan basını çeşitli senaryoları gündeme getirmişti.

Senaryolar; Azerbaycan ile KKTC arasında diplomatik ilişkilerin kurulması, Maraş’ın statüsü, Gazimağusa yakınlarına deniz üssü inşası, Geçitkale’ye kalıcı SİHA üssü ve yeni doğalgaz keşfi şeklinde sıralandı.

Atina merkezli SL Press:

“Kıbrıs’ın, jeostratejik olarak Türkiye’nin kontrolüne geçmesi, İsrailli için bir kabus olabilir. Lefkoşa ve Atina rota değiştirirlerse, “iki toplumlu iki bölgeli federasyon” tuzağından kurtulurlarsa, Tel Aviv kendi çıkarı için onları bölgede destekler.”

— Doğu Akdeniz Politik (@akdenizpolitik) July 18, 2021

YUNAN BASINI: İSRAİL İÇİN KABUS OLABİLİR

Yunan basınından son olarak SL Press gazetesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ziyaretine endişeyle yaklaştı.

Haberde “Kıbrıs’ın Türkiye’nin jeostratejik kontrolüne geçmesi İsrailliler için bir kabus olabilir” denildi.

Doğu Akdeniz’de Yunanistan, İsrail ve Kıbrıs Rum kesiminin birlikte hareket ettiği biliniyor.

“TEL AVİV DESTEKLER”

Ancak Kıbrıs sorununun çözüm yolunu ve çerçevesini belirleyecek tarafın İsrail olmadığı kaydedildi.

Rum kesimi ve Atina’nın Ada’da olası bir rota değişikliğine işaret edilirken, “İki toplumlu federasyonun tuzağından kurtulurlarsa ve alternatif bir strateji ararlarsa, Tel Aviv kendi çıkarına onları bölgesel olarak ve ABD’de Yahudi lobisi aracılığıyla destekleyecektir” ifadesi kullanıldı.