Ermenistan karşısında harekat başlatan Azerbaycan orduları, sınırı geçerek işgal altındaki bölgelerde ilerleyişini sürdürüyor. Kapsamlı bir operasyonla sınır bölgelerinde ilerleyiş sağlayan ve işgal altındaki köyleri özgürleştiren Azerbaycan orduları, Ermenistan’ı neredeyse pişman olma noktasına getirdi.

Sivil bölgeleri hedef alan Ermenistan, işgal ettiği bölgelerden çekilirken Azerbaycan ordusunun ilerleyişine ilişkin Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar Haber7.com’a öneli açıklamalarda bulundu. Operasyonun en sonuna kadar götürülmesinin önemine dikkat çeken Ağar “Azerbaycan’ın başladığı işi bitirmesi gerekli” ifadelerini kullandı.

“AZERBAYCAN BAŞLADIĞI İŞİ BİTİRMELİ”

Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar bölgede yürütülen operasyonlarda Azerbaycan’ın ciddi bir üstünlük elde ettiğini, işgal edilen bazı bölgelerin de kurtarıldığına dikkat çekerken, bu ilerleyişin diplomatik bahanelerle durdurulmasına karşı dikkat edilmesi gerektiğini ifade etti:

“Şuan son derece kritik bir yere gelindi. Azerbaycan başladığı işi bu noktada bitirmeli. Eğer Ermenistan’a karşı üstünlük ve inisiyatif sağlamış olduğu bu harekatı, karşı karşıya kaldığı baskılar nedeniyle yarım bırakırsa, ilerisi için çok daha riskli bir sonuç ortaya çıkabilir. Daha önce çeşitli sebeplerle böyle bir harekata girişilmiyordu. Bu operasyonun özelliği kesin sonuç üretmesidir. Burada kesin sonuç üretecek bir hareket icra edemezse, açıkçası sonrası açısından büyük sorunlarla karşı karşıya kalınabilir. Bu uluslararası hukuk çerçevesinde bir fiili kabule zorlanabilir. Kendi toprağını kazanmaya çalışıyor Azerbaycan. Bu onlar için bir kurtuluş savaşıdır. Ne olursa olsun Azerbaycan başladığı bu işi bitirmeli.”

“HAREKAT ALANI KORUNMALI”

Ağar, harekatın devam ettirilmesinin öneminin yanı sıra, barış ve müzakereye en azından topraklarını işgalden kurtarana kadar yanaşılmaması gerektiğine dikkat çekerken, Ermenistan’ın işgalini meşrulaştıran güçlerin operasyonları durdurmak için harekete geçtiğini ifade etti:

“Uluslararası güçler “Barış görüşmesi, ateşkes yapın” diyor. Neyin Ateşkesi yapılsın? Kendi toprağını geri almadan mı ateşkes yapacak Azerbaycan. Bakü bu noktada bir inisiyatif elde etti. Bu inisiyatifi sonuna kadar götürmeliler. Ermenistan’ın gücünün yetmeyeceğini gören güçler, bu ateşkes, barış, müzakere gibi cümleler kurarak Azerbaycan’ın üretmiş olduğu inisiyatifi engellemeye çalışıyorlar. Bu noktada harekat alanının muhafazası, dış baskılardan, uluslararası müdahale ve yaptırımlardan korunması, son derece önemlidir.”

DİPLOMATİK KURNAZLIK

Azerbaycan’ın harekatta kazanımlarının artmasının ardından hızlandırılan diplomasi trafiğine değinen Güvenlik Uzmanı Ağar, uluslararası güçlerin bölgede bir oyun çevirdiğini ve bu oyunla Azerbaycan’ın gücünün, inisiyatifinin frenlenmeye çalışıldığını belirtti.

Bu oyuna kesinlikle izin verilmemesi gerektiğine dikkat çeken Ağar, oyunda yenilmenin toprağı kaybetmeyi göze almak olduğunu söyledi:

“Diplomatik masaya onların istediği yer ve zamanda değil, kendi istediğimiz yer ve zamanda oturmalıyız. Eğer onların istediği yer ve zamanda oturursak kendi toprağımıza sahip olamamış olacağız. Bu bir oyun. Bu bir bağımsızlık savaşıdır. Hem ileri harekatı engellemek üzere hem de işgal edilmiş toprakların Ermenilerin lehine tescillenmesi yönündeki bir oyundur. Buna kesinlikle izin verilmemelidir. Toprağı kaybetmeyi göze almaktır. “

“MUAZZAM BİR SONUÇ ÜRETECEKTİR”

30 yıllık işgalin sonlandırılması ve kesinkes çözümlendirilmesi için Karabağ’ın kurtarılmasının gerektiğini belirten Güvenlik uzmanı, işgalin onlandırılmasının da bir başka önemine değindi. Türkiye ile Türk dünyasını birbirinden ayıran sınır probleminin bu sayede ortadan kalkacağını ifade eden Abdullah Ağar, bu durumun muazzam bir sonuç doğuracağını söyledi:

“Bu noktada Türkiye’nin sağlayacağı destek de oldukça önemlidir. İki ülke harekatın siyasi hedeflerine ulaşması için çaba sarf edecek. Azerbaycan’ın işgal altında yüzde20’lik bir toprağın kurtarılması ve Karabağ ile Nahcivan arasındaki fiziki bağın sağlanması son derece önemlidir. Bunu başarabilirlerse, operasyonel faaliyetten jeopolitik bir fayda elde edecek. Bu Türkiye ile Türk dünyasının birbirine bağlanması gibi muazzam bir sonuç da üretecektir. Bu anlamda mücadelenin dış baskılardan, diplomatik oyunlardan, kurnazlıklardan korunmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum.”

TÜRKİYE’NİN DESTEĞİ

Abdullah Ağar Türkiye’nin desteğine ilişkin de şunları söyledi:

“Türkiye Azerbaycan’ın askeri anlamda sahada başarı üretmesi adına her türlü desteği ve katkıyı sunuyor. Türkiye terörle mücadele alanlarında üretmiş olduğu tecrübe ve pratik dahil Azerbaycan ordusunun kuvvet bileşenleriyle ilgili ihtiyaç duyduğu her katkıyı sağladığını değerlendiriyorum.”

KARABAĞ SAVAŞI ANISI

Karabağ Savaşı’nda yaşanan acılara tanık olan Abdullah Ağar, askeri vazifesi sırasında burada da görev aldığını ve Türkiye’nin o dönemde de var gücüyle kardeş Devlet Azerbaycan’a yardım ettiğini söyledi:

“Biz Azerbaycan’ın en zor gününde onlarla beraberdik Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak Elimizden gelenin, yapabileceğimizin en iyisini yapmaya çalıştık. Bu toprak kaybının daha da derinleşmesine engel oldu. Azerbaycan o dönemlerde baskın tarzında bir müdahaleye maruz kalmıştı. O dönemde biz de gücümüz yettiği, imkanlar el verdiği kadarıyla yardıma koştuk. Savaş sırasında biz de oradaydık.”

Haber7