Kıbrıs’ta geçen yıl bir ortaokul öğrencisinin başörtüsü ile derse girmesi üzerine çıkan tartışmalardan sonra Milli Eğitim Bakanlığı, tüzük değişikliğine giderek, başörtüsünü tanımlayıp serbest bıraktı. Kimseyi memnun etmeyen bu düzenleme, Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası- KTEOS tarafından Anayasa Mahkemesi’ne taşındı.
KKTC Anayasa Mahkemesi ise AB İnsan Hakları Sözleşmesi, Uluslararası Çocuk Hakları Sözleşmesi ve TC. Anayasa Mahkemesi kararlarına atıfta bulunarak düzenlemeyi; Anayasanın laiklik, din ve vicdan özgürlüğü ile eğitim hakkına ilişkin ilkelerine aykırı olmadığına karar verdi. Ancak düzenleme yetkisinin, Anayasanın 4,5 ve 11. Maddeleri gereğince, Cumhuriyet Meclisi’nde olduğuna hükmederek, Bakanlar Kurulu tarafından yapılan değişikliği iptal etti.
Özetle mahkeme, temel hak ve özgürlükler özüne dokunmadan genel ahlak, kamu düzeni, kamu yararı, sosyal adalet, ulusal güvenlik, genel sağlık ve kişilerin can ve mal güvenliğini sağlamak gibi nedenlerle ancak yasalarla düzenlenebilir diyor. Bir hafta içinde çıkacak gerekçeli karar da bu hususların daha da detaylı vurgulanacağı bekleniyor.
Biraz hukuk bilgisi olan, ideolojik saplantılarıyla gözü körelmemiş herkes anlar ki bu gelişmeler yasağı değil özgürlükleri savunanların lehinedir. “Tüzükle değil kanunla düzenle, en temel insan hakkının, din ve vicdan özgürlüğünün, çocuk haklarının özüne dokunma” diyen mahkeme kararı ortada iken, sevinç gözyaşları ile sözde yasağı kutlayan, zafer kazanmış gibi kamuoyu algısı oluşturanlar çok yakında uykudan uyanır gibi uyanacaklar.
Ülkemizin güvenliği açısından stratejik öneme sahip, her karış toprağı şehit kanları ile sulanmış, sahabeler diyarı, vatan toprağı Kıbrıs’ı, Gazze’de tarihin gördüğü en korkunç soykırımı uygulayan İsrail’in hedefine koyduğu bir dönemde; bir avuç kendini bilmezin hezeyanlarına terk edeceğimiz mi zannediliyor, anlamadım.
Biz, Kıbrıs’ta tezgâhlanan bütün oyunları geçmişte ülkemizde tecrübe ettik ve verdiğimiz mücadele ile bütün yasakları tarihin çöp sepetine attık. Yasaklar için ülkede huzur bırakılmayanlar, bugün yaptıklarının utancıyla ve kısık sesle, “Başörtüsü problemini biz çözdük.” diyorlar. Rum kesiminde serbest, kuzeyde yasak; Türkiye’de serbest, KKTC’de yasak öyle mi? Aklınızdan bile geçirmeyin.
Şimdi bekliyoruz, seçimden hemen sonra meclis, Ortaokullar ile Ortaöğretim Kurumları İçinde ve Dışında Uyulacak Kurallar ve Disiplin Tüzüğü ile ilgili gereğini yaparken, sendika yasasını da ele alarak, Kıbrıs’ta, uluslararası sendikal ilkeleri hayata geçirmelidir. Sendikalar, yasakları değil özgürlükleri savunur, öğretmenin hakkını ararken öğrencileri aylarca mağdur etmez. İçinde yaşadığı toplumun değerlerine, kişisel farklılıklara saygı duyar. Hak, adalet, özgürlük temelinden bakar.
Kıbrıs, yakın tarihte yaşanmış kıyımları görmeyen, tarihini bilmeyen, Barış Harekâtı’ndan ve onu gerçekleştiren iradeden rahatsız olan, aklı ve gönlü ile düşman değerlere esir düşmüş olanların taşkınlıklarına bırakılamaz.
Talat YAVUZ
Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri
yavuztlt@hotmail.com