Başlıktan da anlaşıldığı gibi bugün tam anlamıyla İLKSAN üyeleri bunu sorgulamaktadır. Düşünün 1943’te kurulan 78 yıllık bir sandık maalesef üyelerinin beklentilerinden uzak, gelişemeyen ve yenilenemeyen, en önemlisi üyesi ile arasına mesafe girmiş, onun menfaati için çalışmaktan uzaklaşmış bir sandık haline gelmiştir.
Daha mesleğe başlar başlamaz ilk maaş bordrosunda “ Dur bakalım! Bu para her ne kadar senin alın terin olsa da sen bunu kullanmasını bilmiyorsun, ben senin adına daha iyi biriktirir kullanırım” diyerek, memurun iradesini ve hakkını yok sayarak zorunlu üyelik başlıyor. Sonrasında ne mi oluyor? Daha paranın yüzünü görmeyen iyi niyetli memurum ele geçen kesintili parayı net maaş olarak kabul ederek unutuyor. Yani bu sisteme koşullanmış oluyor. Hâlbuki her ay o parayı gidip elden İLKSAN’a yatırırsa belki sesi daha gür çıkacaktır.
Memurumuzun İLKSAN algısı da sadece emeklilikte alacağı ikramiye ile sınırlı sanırım. Hâlbuki meslek hayatı boyunca sağlık ve sosyal anlamda üyelerine neler sunabildi? Üyelerini bu anlamda mutlu edilebildi mi? Gibi sorular akla geliyor.
Gelelim İLKSAN’ın bugüne kadar bize sunduklarına. Günümüz şartlarında değerlendirip basit bir hesap yapalım. 13 yıllık bir memurdan aylık ortalama 80 TL aidat kesilmekte; bu meblağ yıllık 960 TL yapıyor. Memurun her derecesinde aidatların çift kesildiğini de düşündüğümüzde toplam aidatları da 30 yıl ile çarptığımızda, İLKSAN’ın 30 yıllık bir memura verdiği 35-40 bin liralık ikramiyeye denk geleceğini görüyoruz. Oysaki yerinde sayan bir birikim her zaman zarardadır. Hâlbuki bir memur ilk aidatından itibaren fiziki altın alıp kasasına koyarsa 30 yılda İLKSAN’dan çok daha fazla birikime sahip olacaktır.
Gelelim İLKSAN’ın diğer bir hizmetine. 2019 yılı verilerine göre İLKSAN’ın 1.303.700.713,17 TL’si ikraz alacaklarında, üyeler kendi sandıklarından kredi olarak çekmek istediklerinde; banka faiz oranlarıyla aynı oranda kredi faizi işlenmekte, hatta işin daha acı tarafı toplumda en güvenilir meslek grubundaki üyesine “kefilli-kefilsiz” seçeneklerini sunmakta, hâlbuki günümüz şartlarında bir memur hangi bankanın kapısını çalarsa çalsın mevcut banka kefil talep etmiyor.
İLKSAN’ın web sayfasında anlaşmalı kurumları incelediğinde genelde Ankara merkezli hastanelerde anlaşmalar olduğunu fark edeceksiniz. Ama üyelik konusunda diğer illerde yaşayan üyelerimiz göz ardı edilmiştir. Bugüne dek İLKSAN’ın otellerinden yararlanan üyeler parmakla gösterilecek kadar azdır. Zaten fiyat avantajı sunulan otelde üye ve üye olmayan arasında 10 TL fark bulunmaktadır.
İLKSAN benzeri sandıklarda durum daha farklı, OYAK sandığına baktığımızda faizden ziyade 100’e yakın işletme ile üretime dayalı bir sistem geliştirmiştir. Yine üyelerine hem sağlık, hem sosyal anlamda daha fazla hizmetler sunmakta.
İLKSAN yönetiminin üyelerine birşey sunamadığı ortada ve sandık üyelerini de hem bu zarara hem de bu günaha ortak olmak istemedikleri de ortada iken yapılacak seçimle İLKSAN’a yeni bir yönetim anlayışı ile nefes olma vakti çoktan gelmiştir.
Erol KARACA
Bağcılar İlksan Temsilci Adayı