İLKSAN ÜYESİ SİZE NEDEN İNANSIN? « Kamudan Ajans

SON DAKİKA

İLKSAN ÜYESİ SİZE NEDEN İNANSIN?


Şöyle geriye doğru dönüp baktığımız zaman kendimize şunu soruyoruz. Dün söyledikleri ve sonra pardon dedikleri ortada dururken bugün bunlara neden inanalım ki, diyoruz.

Dünden bugüne sürekli bir gün eğriyi bir gün doğruyu savunan, bir gün inkar eden bir gün kabul eden, sürekli zikzaklar çizen ve kulvar değiştiren kısacası bir gün dediğini bir başka gün inkar eden bir anlayış çıkmış biz İlk San konusunda doğruları söylüyoruz bize inanın diyorlar.

Yani İlk San konusunda şimdi alan da ürettikleri dedikodu ve karalamalar tıpkı daha önce yaptıkları gibi bir karartma ve suyu bulandırma taktiğinden başka bir şey değildir.

Çünkü bir önceki İlk San seçimini boykot ederek sandık kapatılsın diyenler, şimdi yine pardon diyor sandık kapatılmasın ama biz bu sandığı daha iyi yönetiriz sözleriyle yine bir zikzak çizdiler. Ne oldu da şimdi perdenin arkasına gizlenip ipler elinizde Hacivat Karagöz oynamaya başladınız? Ne değişti, İlk-San mı kapatıldı? Sizin beş yıl önceki kararınız mı doğruydu yoksa şimdi aldığınız karar mı, hangisine inanalım?

Hep böyle zikzaklarla dolu bir mücadele hayatınız var. Tıpkı askerlerin tamamını terörist görüp sonra pardon demeniz gibi, KPSS hırsızlığını önce savunup sonra pardon demeniz gibi, Çözüm sürecini önce savunup sonra pardon demeniz gibi, bölücü sendika başkanlarınıza önce sahip çıkıp sonra devletin kararlılığı karşısında geri atmak gibi, Fetö nün yaptığı programlara özel davetiyelerle katılıp sonra pardon demeniz gibi, Aktif Sen ile iki kez birleşip sonra pardon demeniz gibi, yönetici atamalarında yaptığınız hak gaspı gibi ve başka!..

Bütün bunlar insana gel de bunlara inan dedirtmez mi?

Efendim İlk San’da şu olmuş bu olmuş, şöyle olması gerekir böyle olması gerekir. İyi de kardeşim İlk San delegesi size neden inansın? Kaç kez İlk San’ı yöneten ekibi ve Genel başkanını toplantıya alıp soru sordunuz? Üyelerinizle delege adaylarıyla buluşturdunuz?

Normalde eğer bir şikâyetiniz varsa önce yüz yüze buna neden olan kişiye sorulur. Arkadaş bu konu neden böyle, diye. Mahkemeler bile şikâyet etmeden önce sizden dilekçe vererek talep etmenizi isterler, eğer ret cevabı verilirse o zaman da hukuk yolları devreye girer.

Şimdi önce suyu bulanık hale getirip ardından balık avlamayı alışkanlık haline getirenler İlk San’ ı da bulanık hale getirme gayretindeler, ancak bu sefer öyle kolay olmayacaktır. Çünkü biz bu oyunu daha önce gördük, aslında bulandıramadıklarını bile bulanık gösterme maharetleri de vardır. Tıpkı dershaneleri kapatacağız diye 2014 de yapıldığı gibi sırf kadrolara çöreklenmek için okul müdürlerini aynı kararnameye hukuksuzca görevden aldıkları gibi!.. O icraatı yapan Danıştay ve diğer mahkemeler bunların meşru olmadığını belirttiği 1709 Şube Müdürüydü!. Yine pardon mu diyecek, yoksa hukuka meydan mı okuyacaksınız!

Sonuç olarak şunu diyebiliriz ki; İlk San’ı yönetmeye talip olmadan önce size emanet edilmiş Milli Eğitimi bir yönetmeyi becerin de sonra sandığına talip olun. Neredeyse merkezden taşraya tüm kadrolar size verildiği halde bir türlü rayına oturmayan eğitim sistemimizin sorumlusu kimdir, acaba!. Emanet edileni yönetemiyorsunuz, sürekli kulvar değiştiriyorsunuz, bir gün dediğinizi bir başka gün inkar ediyorsunuz Allah aşkına İlk San üyesi size neden inansın, neden güvensin?

 

Remzi ÖZMEN

Türkiye Kamu Sen İstanbul İl Temsilcisi