Yönetmelikle ilgili merak edilenleri cevaplayan YÖK Yürütme Kurulu Üyesi, aynı zamanda Mesleki ve Teknik Eğitim Komisyonu Yürütücüsü olan Prof. Dr. Ömer Açıkgöz, öğrencilerin gerçek iş ortamında profesyoneller tarafından eğitileceğini belirtti.

MESLEKİ EĞİTİM ALACAK

“Uygulamalı eğitime ilişkin kavramları berraklaştırmak, öğrencilerimizin mesleki becerilerini geliştirmek, istihdam oranlarını yükseltmek ve sanayinin talep ettiği beşeri sermayenin niteliğini artırmak, sanayi ile daha güçlü bağlar kurmak amacıyla bu yönetmeliği yayımladık” diyen Açıkgöz, şunları söyledi:

“Öncelikle bu mevzuat düzenlemesi ile öğrenciler işletmede mesleki eğitim alacaklar, yani gerçek iş ortamında işi bilen profesyonellerin gözetiminde eğitim yapacaklar. Bu arada iş verenler de öğrencilik aşamasında gelecekteki profesyonellerini yakından tanımış olacaklar. Dünyadaki analizler bize gerçek iş ortamında eğitim alan öğrencilerin hem daha kolay iş bulduklarını hem de daha fazla istihdam oranına sahip olduğunu gösteriyor. Yönetmelik Türkiye’nin kalkınma hedefleri doğrultusunda Yükseköğretim Kurulunca belirlenecek üniversitelerdeki eğitim, fen, mühendislik, sağlık, sanat, spor ve sosyal bilimler alanlarındaki programlarda öğrenim gören bütün öğrencileri kapsıyor.”

ÖĞRENCİLERE MAAŞ ÖDENECEK

Açıkgöz, yönetmelik ile işletmelerde mesleki eğitime giden hangi öğrencilere ne kadar ücret ödeneceğinin ve öğrencilerin sigortalanma hususunun açıklığa kavuştuğunu belirtti ve şöyle devam etti: “Artık bir öğrenci işletmeye gitmeden önce ücret alıp almayacağını, sigortalanıp sigortalanmayacağını bilecek. Aynı durum işletmeler için de geçerli olacak. Planlamalar buna göre yapılacak. Ne öğrenci ve akademisyenler ne de işletme sahipleri mağdur olmayacak. Mevzuat yetersizliği nedeniyle öğretim elemanları hak ettikleri ücretleri alamıyorlardı. Yönetmelikle artık öğretim elemanlarına ödenecek ücretler kesin sınırlar ile belirlenmiş oldu. İşletmede mesleki eğitim kapsamında sorumlu öğretim elemanlarına haftalık azami 5 saate kadar teorik ders yükü yüklenebilecek. Stajdan sorumlu öğretim elemanlarına ise haftalık 2 saat uygulamalı ders yükü yüklenecek.”

NİTELİKLİ İŞGÜCÜ

“Ülkemizdeki ekonominin lokomotifini iki büyük sektör oluşturuyor. Bunlardan birisi imalat sektörü diğeri de hizmet sektörü” diyen Açıkgöz, “Her iki sektörün beşeri sermayesinin niteliği arttığında sektörün gelişmesi ve büyümesi üzerinde çarpan etkisi yapacak. Bu iki sektörü ve alt sektörlerini de dikkate alarak beşeri sermaye açısından daha rekabetçi bir yapıya getirmek istiyoruz, bunun için de uygulamalı eğitimlerin gerçek iş ortamında yapılmasını kilit olarak görüyoruz. Bu eğitimler sonucunda işgücü ile işverenler arasında hem bir köprü hem de hem de bir diyalog ortamı oluşturmuş olacağız. Nitelikli işgücü nitelikli hizmet ve nitelikli ürün demektir” ifadelerini kullandı.