Son dönemde Türkiye’de, özellikle göçmenler ve uluslararası suçlular üzerinden bir “vatandaşlık” tartışması hararetli bir şekilde devam ediyor. Yatırım, konut satın alma, evlilik veya göçmenlik statüsü gibi yollarla vatandaşlık kazanan kişilere dair çeşitli iddialar ortaya atılıyor.

Bu tartışmalar ışığında, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürü İbrahim Taşyapan, TBMM Dışişleri Komisyonu’nda önemli bir sunum gerçekleştirdi. Sunumda, Türk vatandaşlığının nasıl kazanıldığı ve bu sürecin hangi aşamalardan geçtiği detaylı bir şekilde ele alındı.

“GÜVENLİK ARAŞTIRMASINDA EMNİYET VE MİT’İN ROLÜ!”

TBMM Dışişleri Komisyonu’ndaki sunumunda konuşan Taşyapan, Türk vatandaşlığı kazanımında Emniyet ve MİT’in yürüttüğü güvenlik araştırmasının kritik rolünü vurguladı. Adı geçen iki kurum tarafından gelen ‘sakıncalı’ uyarısı üzerine vatandaşlık işlemlerinin sürdürülmediğini belirtti.

Güvenlik kurumlarından alınan bilgilerin dikkate alındığını söyleyen Taşyapan, “Bütün vatandaşlık branşlarında bu arşiv araştırması mutlaka yapılmak zorundadır” diye konuştu.

Son dönemde, bazı uluslararası organize suç örgütü üyelerinin Türk vatandaşlığı aldığına yönelik tartışmalar sebebiyle, bu alanda İnterpol de görüş alınan kurumlardan biri oldu.

“İNTERPOL’DEN ‘TEMİZ KAĞIDI’ ALMASI GEREKECEK!”

Vatandaşlık başvurusunda bulunmak isteyenlerin Emniyet ve MİT’in ardından İnterpol’den de ‘temiz kağıdı’ alması gerektiğini belirten Taşyaoan, konuya ilişkin konuşmasında şunları kaydetti:

“Biz son zamanlarda uygulamalarımızda vatandaşlığa alınmadan önce, son bir defa daha sıkıntılı bir durum olup olmadığını soruyoruz. Çünkü bizim bu süreçleri işletirken Emniyet ve MİT soruşturmasının üzerinden beş altı ay gibi bir süre geçmiş oluyor. Interpol’e tekrar sorarak böyle ikinci bir doğrulamayı bir daha yaparak gidiyoruz.”

“VATANDAŞLIK SORUNUNA İNTERPOL ENGELİ: BİLGİ AKIŞI YAVAŞ!”

Türkiye gazetesinde yer alan habere göre; bazı başvurularda başka bir ülkenin vatandaşı olması sebebiyle o ülkelerden sağlıklı bilgi almanın mümkün olmadığını aktaran Taşyapan, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı.

“Mesela bir kişi suç işliyor, o ülke Interpol’e bildiriyor ama Interpol’ün bunu ülkelere dağıtması zaman alabiliyor. Bu arada gecikmelerden dolayı sanki bu kişi daha önce suçu bilindiği hâlde vatandaş yapılıyormuş gibi bir algı oluşuyor.”