Dilan Polat’ın “Şampiyonlar Ligi” adıyla paylaştığı fotoğrafta yer alan fenomenler hakkında Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı yurt dışı çıkış yasağı konulmasını talep etti.
Dilan Polat ve Engin Polat’ın kara para aklama suçlarından tutuklu yargılanmak üzere cezaevine gönderilmesinin ardından gözler, sosyal medyada popüler olan diğer fenomenlere çevrilmişti.
Tayyar Öz ve Özlem Lina Öz çifti hakkında soruşturma başlatıldığı haberinin ardından, Dilan Polat’ın “Şampiyonlar Ligi” olarak tabir ettiği fotoğrafta bulunan tüm fenomenler de soruşturmaya dahil edildi ve Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yurt dışı çıkış yasağı konulması talep edildi.
‘Şampiyonlar Ligi’ fotoğrafında Dilan ve Engin Polat çifti, Eylül Öztürk ve eşi Barış Kenan Özkan’ın yanı sıra, Şulemsi olarak bilinen Şule Kayatürk, Yavuz ve eşi Merve Korkut, Tolunay ve eşi İleyda Topal, Ömer ve eşi Tuğba Bağ çiftleri bulunuyor.
FENOMEN ÇİFTE ÖRGÜT SORUŞTURMASI
Sosyal medya fenomeni ve güzellik merkezi sahipleri Tayyar Öz ile eşi Özlem Öz hakkında soruşturma başlatıldı.Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Öz çiftine yönelik Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, Resmi belgede sahtecilik, Vergi usul kanununa muhalefet ve Malvarlığı değerlerinin gayri meşru kaynağını gizlemek suçlarından soruşturma başlatıldı.
DİLAN, CEZAEVİ GÜNLERİNİ ANLATTI
Kara para aklama ve vergi kaçırma suçlarından tutuklanan Dilan Polat, avukatı aracılığıyla bir internet sitesine açıklamalarda bulundu. Dava süreciyle ilgili konuşan Polat, “Varsa devletimize bir borcumuz ödeyeceğiz. Bu konuları ihmal etmişiz, bundan dolayı tabii ki mahcubuz” dedi. “Gençlikten, bir anda imkan sahibi olmaktan kaynaklanan sorumsuzluklarımız oldu bundan dolayı pişmanlıklarımızı dile getiriyoruz” ifadelerini kullanan Polat, “Günde 750 bin lira harcıyorum” sözleri için de şunları söyledi: “Her gün bu kadar para harcanmasının mümkün olmadığını hepimiz biliriz. Bir tarafıyla ortalama bir Türk vatandaşı gibi yaşarken, işimiz gereği ve bu sosyal medyanın vermiş olduğu zihinsel mecburiyetler mi diyeyim sosyal dayatmalar mı diyeyim… Nasıl öyle yapıyorduk, şimdi yavaş yavaş anlıyorum. ” Polat, “Burada günler zor geçiyor. Zaman zaman yoğunlaşıp ağlıyorum. Vaktimin bir kısmını kendimi anlamakla, tanımakla geçiyor” dedi.