TOBB Balıkesir Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurbin Tüfekçioğlu, sanayide girişimciliği öğrenen isimlerden. İş hayatına 90’lı yıllarda babasının yanında başladığını belirten Tüfekçioğlu, şunları anlattı: “Babam demir tüccarıydı. O yıllarda sanayide neredeyse kadın yoktu. Babam demir çelik-elektrot bayisiydi. Yanında çalışmaya başladım. Farkında olmadan kadınların önünü açtım sanayide. Balıkesir çok büyük bir yer değil. Herkes kızlarını getirmeye başladı. Rol model olmak çok güzel. Azimle, hırsla oluyor. Aynı zamanda bir de otel yaptı. Ancak otel açıldıktan bir süre sonra babamı kaybettik ve otelcilik hayatım başladı. Bir süre sonra ise aile girişimlerinin yanına kendi girişimlerimi de eklemeye başladım. Türkiye’nin önde gelen bir firmasının üç markasını alarak, konfeksiyon işine başladım. Konfeksiyonun girdiği krizden sonra o işi bırakarak organizasyon ve catering işine başladım. Orada da farklı bir akım gelişti. Kurumsal yerlere hizmet vermeye başladık. Halen o firmam devam ediyor. Ben her zaman derim ki, ‘Israrcı olunmadan, girişimci olunmuyor.’ 2004 yılında da Balıkesir İş Kadınları Derneği Başkanı oldum.

GENÇ NÜFUSU BURADA TUTACAK İŞLER YAPACAĞIZ

Halen KAGİDER üyesiyim. TOBB Balıkesir Kadın Girişimciler Kurulu’nun bahis da ilk Başkanı oldum. İş hayatında başarılı olmak sivil toplum hayatında yer almayı da beraberinde getiriyor. Kurulda Balıkesir’de 194 üyemiz var. 15’i il icra kurulunda görevli. Bugüne kadar birçok proje yaptık. Kadınlara daha bilinçli anne olmaları için, bebek bakım eğitimleri verdik. Hünerli Eller Projesi’ni yaptık. Kadınlar evlerinde ürettikleri ürünleri satıyorlar, yiyecek-içecek üretilen herşey… KOSGEB’in girişimcilik kurslarını beraber yürüttük. Potansiyeli olan çok ürünümüz var. Zeytinyağımız, zeytinimiz çok meşhur. Erdek’te kırmızı soğan çok meşhur oldu. Peynirlerimiz çok meşhur. Bu ürünler için proje yapmak istiyoruz. Balıkesir

BALIKESİR’İN KURTULUŞ GÜNÜ İÇİN ANLAMLI ARMAĞAN

6 Eylül yani bugün Balıkesir’in kurtuluş yıldönümü. Böyle bir günde biz de kadınlarımızın başarı hikayelerini anlatmaktan mutluyuz. Bundan sonrası için de çalışmalarımız var. Örneğin lojistikte kadınların daha çok yer alması için işgücü eğitimleri vermeyi planlıyoruz. Zaten erkekler için bu kurslar açılıyor, biz kadınların da bu alanda söz sahibi olmasını istiyoruz. Lojistik belgesi olan kadın girişimcilerimiz olsun istiyoruz. Ayrıca Balıkesir Türkiye’nin ikinci yaşlı ili. Bunu tersine çevirmek için genç nüfusu burada tutacak işler yapmalıyız. Dijital eğitime yönelmek ve butik otellerde kadınların imzasını daha görünür yapmak da hedeflerimiz arasında.

TOBB BALIKESİR KADIN GİRİŞİMCİLER KURULU ÜYELERİ ANLATTI: NASIL GİRİŞİMCİ OLDULAR?

Müfide Demirci: Tasarım dekorasyon ve uygulama şirketimiz var. Girişimci kadın olmayı babamdan gördüm, oradan yola çıkarak cebimde hiç param yokken, bir firma kurmaya karar verdim. Bir fabrikayla anlaştım, showroom ve mağaza kuruluşunda uzun süreli borçlandım. Her satış sonrasında da borçlarımı ödedim. Yaptığım işle ilgili bir akademik eğitimim yok. Ancak hem bütün yayınları takip ediyorum hem de ‘son moda’ nedir diye bakıyorum. 9 personelim var, taşeronlarla birlikte bu rakam 50’yi bulabiliyor. 2011 yılından bu yana faaliyet gösteriyoruz.

Müge Duman: Ben anaokulu işletmecisiyim. 2009 yılında kendi okulumu açtım. Okul öncesi öğretmenlik bölümünden mezunum ve öncesinde Ankara’da 5 yıl çalıştım. 2009 yılında da iki ortakla okulumu açtım. 12. yılımıza girdik, 60 personelimiz, 400 de çocuğumuz var. Pandemiden sonra işler biraz değişti. Biz de günün şartlarına uyum sağlamaya çalışıyoruz.

Şule Şahan: 1989 yılında Uludağ Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. Çeşitli projelerde çalıştıktan sonra, 1994 yılında kendi şirketimi kurdum. Proje hizmetleri, müşavirlik, müteahhitlik alanında faaliyet gösteriyorum. Balıkesir İş Kadınları Derneği’nde yönetim kurulu üyesiyim. 2016 yılında, Balıkesir Belediyesi Kent Konseyi bünyesinde yoğun çalışmalarda bulundum.

Füsun Kıvrak:Danışmanlık işi yapıyorum. Çevre danışmanlık ve ÇED firmam var. Aynı zamanda hibeler konusunda çalışıyoruz. 1993 yılında mezun olduktan sonra değişik firmalarda çalıştık. 1996 yılında da ağabeyimle ortak bir şirket kurduk. O yurtdışına gidince şirket bana kaldı. O zamandan bu zamana 12 çalışanımızla birlikte faaliyet gösteriyoruz.

Buket Boyacı: Aile şirketimiz var. Ben 9-10 yaşlarındayken şirket kuruldu. Eğitim hayatım da buna göre şekillendi. 2000 yılında da babamı kaybedince, amcam, annem, kuzenlerim devraldık. Yem katkı maddeleri üretiyoruz. Fabrikamızda da 37 çalışanımız var.

Şirin Sarı:1978 doğumluyum. 2002 yılında İsviçre Hayat Sigorta Ege Bölge Müdürlüğü’nde sigortacılığa başladım. 2005 yılında ise aynı şirketin elementer ve hayat-sağlık sigortalarında hizmet veren acenteliğini aldım. 2005 yılından bu zamana kendi işimi yürütüyorum. Birçok satış ekibi kurup sigortacılık ve satış konusunda eğitimler verdim.

Gülsen İşgüden: 2008 yılında devlet memurluğundan emekli oldum. Sigorta acenteliğimiz vardı ve eşim yürütüyordu. İşlerin başına ben geçtim. Eşim şu anda mali müşavirlik yapıyor, sigorta kısmında da işleri ben yürütüyorum.

Feyza Curacı: Özel bir kreş işletiyorum. Kız kardeşimle birlikte Susurluk’ta bir kreşin gerekli olduğunu düşündük, 2015 yılından bu yana da işletiyoruz. Daha önce özel bir şirkette muhasebe alanında çalışıyordum. Bu arada çok yakın bir arkadaşım da kreş işletiyordu. Benim de 3 yaşında bir kızım olduğu için konu ilgimi çekti. Kız kardeşim de ev kadınlığı yapıyordu. Birlikte yola çıktık, çok da mutluyuz.

Zeynep Sağlam: Hukuk mezunuyum. Serbest avukatlık yapıyordum, eşim de doğal ahşap üreten bir firmada çalışıyordu.O  şirket yabancılara satılırken, eşimle biz de ortak olduk. Şu anda firmanın yönetiminden sorumluyuz. İtalyan ortaklarımız var. Yurtdışından hammadde getirip, kaplamaya dönüştürüp, ihracat yapıyoruz. Almanya, İtalya, Litvanya, Çin, Tayland ABD gibi ülkelere gönderiyoruz.

300 TON KIRMIZI SOĞAN SATTILARAynil Tetik: Erdek’te yaşıyorum. 9 kadın bir kooperatif kurduk. Önce el emeklerini çeşitli fuarlara katılarak değerlendirmek istedik. Bu arada odamız da, Kapıdağ mor soğanı, bir başka deyişle kırmızı soğan için coğrafi işaret aldı. Biz de bunu marketlere satmaya başladık. Geçen sene Türkiye geneline 300 ton soğan sattık. Önümüzdeki sene ise bin ton satmak istiyoruz.Soldan sağa: Müfide Demirci, Müge Duman, Şule Şahan, Şirin Sarı, Füsun Kıvrak, Buket Boyacı, Nurbin Tüfekçioğlu, Gülsen İşgüden, Çağrı Salon, Feyza Curacı, Aynil Tetik, Zeynep Sağlam.