TCMB Para Politikası Kurulu, faiz kararını yüzde 14’te sabit tuttuğunu açıkladı. Ardından yayınımıza bağlanan Dr. Murat Adil Salepçioğlu, faizin pas geçilmesinin olumlu bir karar olduğunu aktardı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), bugün gerçekleştirdiği Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısının ardından politika faizini sabit bıraktığını açıklayan bir metin yayınladı.
Açıklamanın ardından İstanbul Aydın Üniversitesi, KURSAM Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Murat Adil Salepçioğlu, Ensonhaber’e faiz kararının altında yatan nedenleri sıraladı.
“Faizin sabit bırakılması bekleniyordu”
Salepçioğlu, Merkez Bankası’nın faiz kararının piyasaların beklentisi doğrultusunda gerçekleştiğini belirterek düşüncelerini şöyle aktardı:
“Merkez Bankası faizi sabit bıraktı. Kur Korumalı Mevduat ve Gelire Endeksli Senet’in (GES) faiz baremlerine uyum sağlamak için değişikliğe gitmeyerek bir merkezkaç oluşturdu. Merkez Bankası’nın faizi artırması diğer faizleri artıracağı, finansal maliyetlerini yükselteceği ve özellikle üreticilere olacak etkisinden dolayı faiz artışı yapmadı. Dolayısı ile faizin pas geçilmesi olumlu bir karar oldu.”
Türkiye, politika faizini sabit bırakarak, tercihini büyümeden yana kullandı VİDEO
“Faizi artırmak veya düşürmek o ülkenin politikası ile ilgili”
Politika faizinin yükselmesi ya da alçalmasının ülke politikaları ile uyumlu olduğunu belirten Salepçioğlu, Türkiye’nin bu anlamda üretim, istihdam ve ihracatı destekleyen bir tercihte bulunduğunu belirtti.
“Türkiye faiz kararında büyümeyi önceledi”
Salepçioğlu, bu konuda yaptığı açıklamasında “Para sıkılaşmasını tercih eden diğer merkez bankaları faizi artırdı. Biz ise o sıkılaşmayı daha çok makro ihtiyati tedbirlerle sağlamaya çalışıyoruz. Türkiye, ‘fiyat istikrarı mı yoksa tam istihdam mı’ diye düşünerek, politika faizini sabit bırakarak, tercihini büyümeden yana kullandı.” şeklinde konuştu.
“Veriler takip edilecek”
Bu kadarın olumlu ya da olumsuz yönlerinin gelecek verilerle sağlamasının yapılacağını da dile getiren Salepçioğlu, rezerv sorunu ve cari açığın da takip edilmesi gerektiğini belirterek; yaz aylarında gelecek turizm gelirlerinin pozitif seyrinin önemi üzerinde durdu.
