Bundan böyle özel eğitim kurumları sahiplerinin eğitim ve kültür dışında başka bir alanda faaliyet göstermesine izin verilmeyecek.

Öğretmenlere maaş verilmemesi nedeniyle eğitim- öğretim faaliyetlerinin durduğu Doğa Koleji olayında sona gelindi. İTÜ Vakfı ile anlaşma sağlayan Doğa Koleji’nin devir sözleşmesini bu hafta imzalaması planlanıyor. İmzaların atılmasının ardından ise sözleşme, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) onayına sunulacak. Alınacak onayla birlikte Doğa Koleji resmen İTÜ Vakfı bünyesine geçecek.

OKUL SAHİPLERİ MERCEK ALTINDA
Doğa Koleji’ndeki maaş krizinin temelinde, kolej sahibinin farklı sektörlerde yaptığı yatırımların yattığı belirtiliyor. MEB, bu kriz sonrası önemli adımlar atacak. Yeni Şafak’ın ulaştığı bilgilere göre, özel eğitim kurumları sahiplerinin eğitim ve kültür dışında başka bir alanda faaliyet göstermesine izin verilmeyecek. Yeni açılacak eğitim kurumlarının sahipleri mercek altına alınırken, mevcut iş insanların faaliyetleri ise sürecek.

TEMİNAT ALINIRSA YÖNETİCİ ATANIR
MEB, özel eğitim kurumu açma için girişimde bulunacak iş insanlarından teminat almaya da hazırlanıyor. MEB bu sayede, okullarda Doğa Koleji’ndeki gibi kriz yaşanması durumunda, öğrencileri başka okullara yerleştirmek yerine yönetici atayabilecek. Bu durum için okulları en azından ilgili dönem sonuna kadar yönetebilecek mali kaynak da elde tutulmuş olacak. Okulların denetimi, yine Maliye Bakanlığı ve MEB bünyesinde sürdürülecek. Bakanlığın alınacak teminat miktarı üzerinde çalışmaları ise sürüyor. Özel okullarla ilgili atılacak adımların önümüzdeki eğitim öğretim yılına yetiştirilmesi planlanıyor.

Teşvik verilmeli
Özellikle devlet teşvikleriyle birlikte özel okullara ilginin arttığını belirten TÖDER Başkanı İbrahim Taşel, “Devlet teşviklerinin sürmesi özel okullardaki gelişimi artırır. Yine okullardan alınan KDV oranının yüzde 8’den yüzde 1’e düşürülmesi çok faydalı olur. Bir öğrencinin devlete maliyeti 8 bin 200 lira. Bir öğrenci devlet okulundan özel okula geçtiği zaman bu gider devletin üzerinden kalkmış oluyor” diye konuştu. Taşel, geçtiğimiz yıllarda teşvik alan öğrencilerin, teşvik almayı sürdürdüğünü, bu sene mezun olan öğrenciler yerine yeni teşvikler verilmediğini belirtti. Özel meslek liselerinde eğitim alan tüm öğrencilere teşvik verildiğinin altını çizen Taşel, “Normal okullarda da bunun yapılması gerekiyor. Bu teşviklerin parası olanlara yardım gibi algılanması yanlış. Çünkü bir öğrencinin resmi okuldan özel okula geçmesi o okulu da rahatlatıyor” dedi.

BDDK önlemi
Özel okullarda yaşanan ekonomik problemlerin eğitim kalitesini olumsuz etkilediğini belirten Hukukçu Cevat Kazma, “Velilerin haklarını korumak için Özel Eğitim Kurumları Kayıt Sözleşmesi’nde özel maddelere yer verilmeli. Her okulun, kendi sözleşmesi var ve bu sözleşmelerde değişiklik yapma, şerh koyma gibi haklarınız yok. Daha doğrusu, okullar buna izin vermiyor. Bazı özel okullar büyük paraların döndüğü ticarethaneler haline geldi. Bu kurumların BDDK gibi bir kurulla denetlenmesi lazım” diye konuştu.

yenişafak