Bir yandan ekonomik sıkıntılar, her an şiddetle yüzleşme endişesi, ağır ve riskli ortamlarda çalışma şartları, bir yandan da emeği karşılıksız kalan sağlık çalışanlarının tükenmişlik sendromu ile yüzleşmeleri an meselesi.Bilindiği gibi, Cumhurbaşkanlığı tarafından dün itibarıyla bir genelge yayınlandı. Yayınlanan genelge sağlık çalışanlarını kapsamıyor. Diğer kamu çalışanlarının mesai saatlerinin 10.00-16.00 saatlerini kapsayacağı belirtilmiş.Kamu çalışanları arasında mesai yükü ve işgücü bakımından bir değerlendirme yapıldığında görülecektir ki, yürüttüğü hizmet bakımından dinlenmeyi ve ödüllendirilmeyi en çok sağlık çalışanları hak etmiştir.Aylardan bu yana tüm gücü ile ve özveri ile hizmetini sürdüren sağlık çalışanlarının hizmetine hala ihtiyaç duyuluyor, hala özveri ile görev yapması isteniyorsa, bu çalışma asla karşılıksız bırakılmamalıdır.Uzun süren tek taraflı özveri adil değildir. Emeğe ve emek sahibine karşı yapılan büyük bir haksızlıktır.Sağlık çalışanları yıllık izin kullanamayacak, sağlık çalışanları esnek çalışamayacak, sağlık çalışanları tam gün çalışacak gibi benzeri uygulamalar sağlık politikalarının iflas ettiğinin göstergesidir.Salgın dönemlerinde alınması gereken önlemleri almadan salgınla başarılı bir mücadelenin yapılması mümkün değildir.Öncelikle personel yetersizliğinin bir an önce giderilmesi yoluna gidilmelidir.Sağlık çalışanlarının taleplerinin tamamı karşılanmalıdır.Sağlık çalışanlarının aile ve çocuklarının bakımlarına yönelik tedbirler alınmalıdır.Vur abalının sırtına anlayışı ile düzenlemeler yapılmamalıdır. Getirilen düzenlemelerle sağlık çalışanlarından özveri isteniyorsa mutlaka bunun karşılığı olmalıdır.Diğer kamu çalışanlarına göre fazla çalışılan süreler için fazla mesai ücreti gibi ödemelerin yapılması Anayasamızın eşitlik ilkesine uygun olacaktır.Sağlık çalışanlarının pandemi sürecinde ihmal edildiği aşikardır. Diğer kamu çalışanlarının mesai saatlerinin düşürülmesi ile bulaşma riskinin azaltılmak istendiği ve çalışanların pandemi riskinden korunmak istendiği anlaşılmaktadır.Bu anlayışla sağlık çalışanlarının risk altında tutulmaya çalışılmak istenmesi ve pandemi ile yüz yüze bırakılmak istenmesi sağlık çalışanlarına yapılan büyük bir haksızlıktır.Öte yandan yapılan düzenleme ile sağlık bakanlığı dışında diğer kamu kurumlarında görev yapan çalışanlar günde 5 saat kamu hizmeti vereceklerdir.Ancak sağlık çalışanları günde 8 saat çalışacak. Diğer kamu görevlilerine göre her gün 3 saat fazladan çalışacak, çalışmanın karşılığı olarak her hangi bir ücret ödenmeyecek.Kamu çalışanları arasında mesai saatlerinde farklı düzenleme yapmak Anayasımızın eşitlik ilkesine aykırıdır. Bu düzenleme ile sağlık çalışanlarının hakkı yenmektedir.Peygamberimiz bir hadisinde “Kim birinin hakkını yediyse ahirette zor duruma düşmemek için o kişinin gönlünü alın, helalleşin”. Demiştir.Sağlık çalışanlarının gönlünü kazanmak ve kendileri ile helalleşmenin yolu taleplerinin karşılanmasından geçmektedir.Sağlık sisteminin ve alt yapısının yetersizliğinin faturası ne yazık ki sağlık çalışanlarına ödettirilmektedir. Türk Sağlık Sen olarak demokratik ve hukuki yollarla sağlık çalışanlarının hak ve hukukunu aramayı, sağlık çalışanlarına sahip çıkmayı ve kamuoyunu bilgilendirmeyi sürdüreceğiz.Çalışanların ya dinlenme hakları verilmeli ya da bu emeklerinin karşılığı ödenmelidir. Mesele bu kadar basittir.İzin yok, Esnek Mesai yok, Dinlenme yok, alın terinin karşılığı yok denilerek nereye varılacaktır? Bunlar yoksa sağlık çalışanları için var olanın tarifi tükenmişlik sendromu, kırgınlık, kızgınlık ve bıkkınlıktır.Sağlık Bakanlığı personeline sahip çıkmalıdır. Çalışanını temel önceliği haline getirmelidir. Alkış veya tebrikle değil icraatla bunu göstermelidir.Haklı Dava Güçlü SendikaTürk Sağlık SenÖmer ÇekerTürk Sağlık Sen Şube BaşkanıTürkiye Kamu Sen Denetleme Kurulu Üyesi
