Dünya gözünü Donbas’a dikti: « Kamudan Ajans

SON DAKİKA

Dünya gözünü Donbas’a dikti:

Ukrayna-Rusya sınırında gerilim tırmanıyor. Dünya, olası savaşa karşın gözünü Donbas’a dikmiş durumda. Haber7’nin ulaştığı uzmanlar, Ukrayna-Rusya krizinin Türkiye’den başka hiçbir ülkenin çözemeyeceği düşüncesinde


Web Banner

Haber7 / Abdurrahman Koç

Rusya’nın Ukrayna sınırında askeri varlığını artırması, diğer yandan ABD, Polonya ve İngiltere gibi ülkelerin ülkeye askeri kuvvetlerini takviye etmesi, dünyanın gözünü Donbas hattına çevirdi.

ABD-Rusya restleşmesine şahit olan Donbas’ta tüm dünya topyekün bir savaşın çıkma ihtimalini endişeyle takip ediyor.

Her ne kadar Rusya iddiaları reddetse de bölgedeki askeri hareketlilik ve tatbikat açıklamaları, gerilimi hiç olmadığı kadar yükseltti.

ABD ve Ukrayna, Rusya’nın sınıra 110 bin asker konuşlandırdığını iddia ediyor.

Rusya'nın, Ukrayna sınırına gönderdiği takviye kuvvetler

ABD’nin NATO Mukabele Gücünün aktif hale getirilmesi durumunda destek sağlamak üzere 8 bin 500 askeri teyakkuza geçirmesi üzerine Rus ordusu da harekete geçti.

DONBAS, KÖMÜR ZENGİNİ

Donetsk ve Lugansk bölgelerinden oluşan Donbas, özellikle zengin kömür madenleriyle dikkati çekiyor. Bölgeden Rusya’ya kadar uzanan geniş kömür sahası, 10 milyar tonun üzerinde tahmin edilen rezervle “Avrupa’nın en büyük 4’üncü kömür madeni” konumunda.

Ukrayna’da kömür üretimi 2013’te 84 milyon düzeyinde gerçekleşirken, 2014’te Rusya yanlısı ayrılıkçıların sözde bağımsızlıklarını ilan etmesinden önce ülkedeki kömürün yüzde 75’i Donetsk ve Lugansk’ta üretiliyordu.

Ukrayna’nın, hem Avrupa Birliği hem Rusya’ya sınır olması hasebiyle stratejik bir önemi var.

Ülke, NATO üyesi olmasa da ittifaka üye olabileceğine dair bir mutabakat var.

Rusya ise bu üyeliğe tamamen karşı.

Ukrayna’da çok sayıda Rus yaşıyor ve Rusya ile çok yakın soso-kültürel ilişkiler var.

Güvenlik ve Strateji Uzmanı Coşkun Başbuğ ve Dış Politika ve Güvenlik Uzmanı Ömer Özkızılcık, konuyu Haber7’ye değerlendirdi.

Güvenlik ve Strateji Uzmanı Coşkun Başbuğ’a göre Ukrayna, Rusya açısından en kritik bölge. Çünkü bütün ağır sanayinin döndüğü bir coğrafya Ukrayna.

Rusya’nın uçak motorlarından tutun da bütün savunma sanayiinin önemli merkezlerine de ev sahipliği yapıyor.

Coşkun, “Hatta Dinamo Kiev diye bir futbol takımı vardı. Ukrayna ağır sanayinin bu anlamda dinamosuydu. İkinci konu da Rusya’nın işgal ettiği Kırım. Rusya’nın Karadeniz’deki filoyu ilk barındırdığı yerdi burası. Hatta Ukrayna ile ilk ciddi sorun bölünmeden sonra bu donanma konusunda yaşandı” dedi.,

“RUSYA GERİ ADIM ATACAĞA BENZEMİYOR”

Rusya’nın Suriye’de Tarsus, Kaliningrad Limanı ve Kırım Limanı’nın çok önemsediğini söyleyen Coşkun, şöyle devam etti:

“Dolayısıyla böylesine kritik bir coğrafyayı Rusya elinden yitirmek istemiyor. Burada siyaseten de çok ciddi rekabet yaşandı Batı ile Rusya arasında. Ciddi kavgalar da orada başladı. En sonunda Batı yanlısı kanat biraz ülkede siyasete hakim gibi oldu. Hatta Rusya yanlısı iktidar kaçarak ülkeyi terk etti ve Rusya’ya sığındı. O zamandan beri yürüyen bu süreçte Rusya hem coğrafi anlamda hem de stratejik anlamda kırmızı çizgi ilan ettiği bir Ukrayna davası güdüyor. Burayı kendince kaybettiği an Rusya’nın stratejik anlamda gelecekte çok büyük kayıpları olacağını da hesap ediyor ki doğru bir mantık bana göre. Bu açıdan baktığımızda Rusya kırmızı çizgim diye ilan etti ve bu konuda da geri adım atacağa benzemiyor”

“ABD açısından baktığımızda ABD, Rusya’yı ekonomik ve siyasi anlamda köşeye sıkıştırma, aynı zamanda Rusya’yı dengelemenin yollarını arıyor” diyen Coşkun, Ukrayna’nın ABD açısından elverişli bir coğrafya olduğu görüşünde.

“ABD, TARİHİ REKABETE DAYANAN UKRAYNA-RUSYA ÇEKİŞMESİNİ KULLANIYOR”

Çünkü Coşkun’a göre Ukrayna, Rusya’ya karşıt bir politika izliyor.

Rusya-Ukrayna arasındaki etnik kökene dayanan çatışmalar yeni bir hadise değil. Stalin dönemine dayanıyor. 

“HİTLER BATTI BU BATAKLIKTA”

Ukrayna’nın NATO üyesi olmadığı için olası savaşta Türkiye’nin müdahalesinin söz konusu olamayacağını belirten Coşkun, şunları söyledi:

“Çünkü 5. maddeyi işletemezsiniz. Ukrayna da NATO ülkesi değil o yüzden ABD Türkiye’ye ‘dal içeriye’ diyemez. Türkiye ABD’nin yanında yer almaz. Hiçbir Avrupa ülkesi ABD’nin ipiyle kuyuya inmez. ABD bu konuda yalnız. Almanya özellikle bu konuda pasif bir duruş sergiliyor. Fransa’da da benzer bir  tutum var. Yanına alabileceği tek ülke İngiltere. İngiltere sürecin başından sonuna kadar hamisi. Dikkat edin Karadeniz’de kriz yaşandığında hiçbir devlet müdahil olmadı, İngiltere savaş gemisi göndererek ABD yalnız değildir mesajı gönderdi. Mevsimsel koşullar Rusya’nın lehine. Hitler battı bu bataklıkta”

“BU MESELEYİ TÜRKİYE’DEN BAŞKA BİR ÜLKE ÇÖZEMEZ”

“Türkiye bu noktada nasıl tavır almalı?” sorusuna Coşkun, şöyle cevap verdi:

“Kesinlikle tarafsız ve araculuculuk rolü oynamalı. Zaten devlet de şu an onu yapıyor. Türkiye masada çözüm arıyor. Rusya, Türkiye’nin arabuluculuğuna da sıcak bakıyor. Erdoğan’ın Ukrayna’ya yapacağı ziyaret, son süreçteki en önemli ziyaret. Ukrayna’nın talep ve isteklerini alıp biraz da akıl vererek Kiev’in durması gerektiği yeri gösterecek. Çünkü Türkiye’den başka bu meseleyi çözecek bir ülke yok. İki tarafın da kabul ettiği…”

“ABD TARİHİ REKABETİ KULLANIYOR”

Coşkun, “5 milyon Ukraynalıyı katleden bir Rusya tablosu vardı. Eski Sovyet Sosyal Cumhuriyetler Birliği. Ukraynalılar bunu hiç unutmuyor. Hatta bahsettiğimiz sürece ait bir heykel dikildi. Ukrayna’nın acı günü olarak hala törenlerle anılıyor. Dolayısıyla Rusya-Ukrayna çekişmesi yeni bir hadise değil. Tarihi bir rekabete dayanıyor ABD de bunu kullanıyor” şeklinde konuştu.

ABD’nin savaşı göze alıp alamayacağı yönelik soruya Coşkun, olumsuz yanıt verdi:

“Çünkü ABD’nin burada güvendiği husus NATO idi. NATO kendi içinde ciddi çatlaklar yaşıyor o bölgeyle ilgili. Ve NATO’nu buradaki kaybı ve kazancını kıyasladığımız taktirde NATO’yu dağılma noktasına getirecek yaşanan bir süreç var”

“SAVAŞIN OLUP OLMAYACAĞINI PUTİN’DEN BAŞKA KİMSE BİLEMESE DE…”

Ukrayna’da bir savaşın gerçekleşeceğine yönelik beklentilerin ciddi oranda arttığını ifade eden Stratejik Uzman Ömer Özkızılcık, ” Her ne kadar bu savaşın gerçekleşip gerçekleşmeyeceği Rus Devlet Başkanı Vladimir Putin’den başka kimse bilemese de, göstergeler Rusya’nın bu gerilimi siyasal amaçlar doğrultusunda kullandığına işaret ediyor” değerlendirmesinde bulundu.

ULUSLARARASI SİSTEMİ DERİNDEN ETKİLER

“Rusya’nın Ukrayna’yı tekrar işgal etmesi durumunda uluslararası sistem derinden etkilenecektir” diyen Özkızılcık, şöyle devam etti:

“Birçok olgunun kökten değişmesine yol açabilir. Özellikle ABD ve Avrupa ülkelerin vereceği yanıt ile Rusya’nın ekonomik ve sosyal alandan tecrit edilmesi ve buna karşın Rusya’nın da gaz gibi stratejik üstünlüğünü kullanması öngörülebilir. Batılı ülkeler Rusya’nın Ukrayna’da ciddi kayıp vermesi için uğraşmaları beklenmelidir. Nitekim şu ana kadar Ukrayna’ya sağlanan askeri destek, Rusya’yı yıpratmaya yöneliktir. Ukrayna’da oluşacak yeni durum mutlak surette Baltik ülkelerini, Karadeniz bölgesini, Suriye ve Libya’yı etkileyecektir. Uluslararası sistemde beklenen ABD ve Çin arasındaki güç mücadelesi ve rekabet, Rusya’nın odak noktası olması ile Çin’in daha güçlü olacağı ileri bir tarihi ertelenecektir”

“BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA”

Özkızılcık’a göre Ukrayna’nın Rusya için önemi Sovyet dönemi ve Çarlık Rusya dönemine dayanmakta.

Rusya, Ukrayna’yı kendisinin bir parçası olarak görmekte. 

Bununla beraber, NATO’nun doğuya doğru genişleme politikasında Ukrayna’nın NATO ile ilişkileri güçlendirmesi, Rusya açısından bardağın taştığı damlayı oluşturmaktadır.

“ABD açısından ise Fransa gibi ülkelerin NATO’nun varlığını sorguladığı bir dönemde, NATO’yla işbirliği yapan bir ülkenin toprak bütünlüğünü ve bağımsızlığını korumak, Rus saldırganlığını sınırlandırmak ve Doğu Avrupa ülkelerine güvence vermektir. Eğer ABD Ukrayna’yı koruyamazsa, ileride birçok Doğu Avrupa ülkesi Belarus modelini takip edip, Rusya ile yakınlaşmayı tercih etmeyi ciddi olarak düşünmeye başlayabilir”

“TÜRKİYE’NİN ROLÜ ÇOK ÖNEMLİ”

Özkızılcık, “Olası bir savaş durumunda Türkiye’nin tavrı ne olur?” sorusuna şöyle yanıt verdi:

“Türkiye’nin Rusya ve Ukrayna’yı davet etmesi son derece önemlidir. Türkiye açısından Ukrayna’da bir savaşın çıkması her halükarda istenmeyecek bir gelişmedir. Bu savaşın önlenmesi adına Türkiye’nin rol oynaması faydalıdır. Özellikle Türkiye’nin Ukrayna ile kurduğu yakın güven ilişkisi ve Rusya ile son yıllarda elde ettiği tecrübe bu rolü oynayabilecek kapasiteyi sağlıyor. Türkiye son yıllarda, Suriye, Libya, Karabağ ve Karadeniz’de Rusya’nın anladığı dili konuşmayı başarılı bir şekilde gerçekleştirdi”

Web Banner
Web Banner